BİR OT HİKÂYESİ HALİL AKGÜN

[eyuphuseyin]

BİR OT HİKÂYESİ ..

HALİL AKGÜN - Makale ve Öykü Yazarı

Bir insan otları çok sevdiği için öldükten sonra mezarında sağlığında yemeğini yaptığı otlardan çıkar mı? Turp otu, ebegümeci, bambul, hindiba, arapsaçı, cibez?


Anneannem İzmir’de doğmuştur. Ancak, babası Kandiye’lidir. Ataları Girit’te doğanlar Anadolu’da doğsalar da yine Giritlidirler.

Giritli denince de akla ot gelir. Anneannem Buca’da gömülüdür ve mezarında çok sevdiği otlar onu yalnız bırakmamıştır.


Bende de hem anne hem baba tarafımda Giritlilik olduğu için genetik olarak otlara karşı bir düşkünlük var. Bizim elimizde olmayan bir şey. Can çekiyor. Vücudumuzda otlara karşı büyük bir meyil var.

Bazı otları pişirmeden, bazı otların da yemeklerini yaparak yemek bizde çok büyük bir alışkanlık. Keçilerin yediği her otu büyük bir zevkle yeriz.


Ot dediğimiz zaman et yemediğimizi zannetmeyin. Giritliler aynı zamanda kuzu etine de düşkündürler.

Arapsaçının, şevket-i bostanın, bamyanın, enginarın, bezelyenin içinde et çok iyi gider. Karnabahar ve kabak yemeğinde de kıymayı kullanırız.


Eşim Giritli olmadığı halde otları çok iyi bilir. Ve ben buna hayret ederim. Tarlaya girdiği zaman yerdeki bütün otları çok iyi seçer.


Rakı, balık, zeytin, zeytinyağı, fava, bütün yeşillikler Giritlilerin vazgeçilmezlerinden-dir.


Eşim mahsus mutfakta bir köşeye marul, maydanoz, tere, roka gibi yeşillikler koyar. Ben de ister istemez büyük bir alışkanlık eseri olarak onları mideye indiririm. Bu otlar ister istemez beni adeta mıknatıs gibi kendine çeker.


Otların en değerlisi şevket-i bostandır. Çok pahalıdır. Çünkü topraktan çıkarılması zordur. Etli şevket-i bostan hastalıklar için şifa kaynağıdır. İlaçlar bile şevketten yapılıyor.


En sevdiğim otlardan biri de kenkerdir. Bazen yol kenarlarında bile rastlarız kenkere. Karaciğere iyi gelir.


Bütün salatalara bayılırım. Çünkü otlardan yapılıyor. Marul, lahana, havuç, deniz börülcesi, bakla, dalgan(ısırgan), semizotu, turp otu, turp, cibez salatası. Üzerine biraz zeytinyağı, biraz tuz, biraz limon. Hımmmm. Nefis.


Yumurtalı sarmaşığı da çok severim.


Bazı sebze yemeklerini küçükken yiyemezdim ama şimdi çok hoşuma gidiyor.Pırasa, patlıcan, kabak, bamya gibi.


Turşuları çok sevmemin nedeni de ot sevgime dayanabilir.



Eski Giritliler kendi aralarında konuşurken şevket-i bostana askolibrus, arapsaçına marata, turp otuna vuruves, hindibaya radika, hardal otuna sinavri, bezelyeye de araka derler.



Geçenlerde Çeşme Alaçatılıların düzenlediği ot festivaline gittik. Belediye o kadar güzel reklamını yapmış ki her yer tıklım tıklım doluydu. Ben hayatımda böyle bir kalabalık görmedim.



Halk Giritli yemeklerine hücum ediyordu. Yumurtalı patates, enginar dolması, yaprak sarma, bezelye, yoğurtlu et, kabak çiçeği dolması, ıspanak kavurma, zeytinyağlı taze fasulye, lahana dolması, puf böreği, ekmek dolması(fodula)…



Bizim Kaleiçini de ot ve sebze yemeklerine uygun olarak düzenleyip festivaller yapsak Kuşadası yerli turizmde patlama yapar.



Ot yiyin sağlıklı yaşayın.

[eyuphuseyin]

WhatsApp Görsel 2025-05-27 saat 19.46.01_eedbb2de.jpg (41.84KiB)185 kere görüntülendi

WhatsApp Görsel 2025-05-27 saat 19.46.01_eedbb2de.jpg (41.84KiB)185 kere görüntülendi