GİRİT’TEN MUDANYA’YA HASRETİN KOKUSU GİRİT DANTELİ

Mübadele vakıf haber ve duyurulaı

Moderatör: Anonymous

Cevapla
Kullanıcı avatarı
eyuphuseyin
Site Admin
Mesajlar: 6926
Kayıt: 05 Haz 2019, 22:41
Konum: İstanbul
Teşekkür etti: 1098 kez
Teşekkür edildi: 27 kez
İletişim:

GİRİT’TEN MUDANYA’YA HASRETİN KOKUSU GİRİT DANTELİ

Mesaj gönderen eyuphuseyin » 23 Şub 2020, 18:16

GİRİT’TEN MUDANYA’YA HASRETİN KOKUSU
GİRİT DANTELİ


İlk kuşak Girit mübadillerinin,ilk cumhuriyete kazandırdıkları olağanüstü destek ne denli önemliyse,kültürlerinden bu günlere yansıttıkları sanat da o denli ölümsüzdür.
Yüzyılların imbiğinden geçen Anadolu kadınının el becerilerini Girit’e ilk taşıyanlar örgü,dantel,nakış ve oya işlemelerini Girit’in yüz akı haline getirmişlerdir.Girit kadını geleneksel yaşamını,erkeği ile eşitliğini,toplumdaki saygınlığını,ailesinin düzenini,genç kızlık,olgunluk ve yaşlılık dönemlerini,ustalaştıkları el sanatlarını öylesine içselleştirmişlerdir ki;kanaviçe ve dantel işlemeciliği,topluma açıldıkları pencereleri olmuştur.
Anadolu Türk kültürü ile Helen kültürü arasında yüz yıllar süren yaşam Girit insanı için kolay olmamıştır.Girit kadını,kendini tanımada ve yere sağlam basmada el sanatlarının büyük etkisini görmüştür.Ananın kızına özenle aktardığı el sanatları ona harcanan emeği,dökülen göz nurunu boşa çıkarmayacak denli önemlidir,Girit kadını için.
Gençliklerinden bu yana ürettiler,çeyiz sandıklarında lavanta kokuları içinde sakladılar;mübadele ile birlikte içlerine nice acılar eklenerek Türkiye topraklarına getirdiler.İşte Girit kadını için bu sihirli sandıklar herşeyden önemli ve değerliydi.
Yüreklerinde biriktirdikleri iyi kötü anılar gibi,bu işlemeler de onların gizli dünyalarıydı;açamadılar,gösteremediler yabancılara,ele güne….Salt kendi aralarında günlerde,ya da düğünlerde,derneklerde,özenle serdiler,özenle topladılar…
Bu kendi içine dönük yaşam biçiminin en önemli nedeni;uyum sağlamaya çalıştıkları toplumda uzun yıllar ‘’yabancı bir kültür’’ olarak algılanan ‘’Giritli olmanın’’ etkisi büyüktü!
Yıllar geçip kuşaklar değiştiğinde sandıkta kalanlar gün ışığına çıkar oldu.
Yeni kuşaklar zamanla Giritli olmanın tadına varınca onurunu yakalayınca,evlerde biriktirilen eski eşyalar,tablolar gibi tahta sandıklarda sararmış el işleri de toplumun önüne çıkar oldu.
Pencerelerin önündeki sedirler üzerinde,yatakların örtülerinde,perdelerin eteklerinde,giysilerinin üzerlerindeki görkemli göz alıcı işlemeler,Girit kadınının duygularındaki yansımalardır.Genç kızlar yüreklerindeki gizli sevgiyi,özlemlerindeki erkeği,düşlerindeki evlerini işlediler bu örtülerin üzerine;yazarın kağıda döktüğü satırlar gibi tek tek işlediler.Tığ ve şiş Girit kadınının kalemi oldu…Yadi renkli kuşak oldu bu örgüler,dünyalarını örttü…Bir gören bir daha baktı…Girit kadını diliyle anlatamadığı,utanıp toplum içine atamadığı duygularını bu işlemelere döktü;güzel de anlattı…
Bizler için zor da olsa böyle bir araştırmayı becerebilmek ve gelecek kuşaklara aktarmak Giritli olmanın bir adabıdır.Çünkü Giritli kadın ilmik ilmik örmüştür yaşamını;elinden geldiğince güzelleştirmiştir;toplumda barışı,ahlakta nefis terbiyesini savunmuş,sağlam bir aile geleneği olarak hep erkeğinin yanında olmuştur.Girit kadınının giyim-kuşamına,evindeki örtüsüne,duvarındaki kanaviçeye yansıttığı işte bu uygarlıktır.Kadın toplumun hamuruysa,Giritli kadın en mayalısıdır.
95 yıl önce Lozan Mübadele Antlaşması sonucu yeniden Anadolu topraklarına ayak basan uygar,onurlu,kişilikli Giritli kadınının el sanatlarını geç de olsa gün yüzüne çıkarmak istedik.Bu çalışmamız,biz üçüncü kuşakların aklına olup da bir türlü gün yüzüne çıkartamadığı,derleyip hayata geçiremediği büyük projelerden biriydi.
Ustası Girit kadını Saadet Yücer’den öğrendiği Girit kültürünün önemli bir ürününü yarınlara taşımak misyonunu yüklenen Sevgi Tuca Akuş 2011 yılında 10 kursiyerle uzun yolculuğa başladı.Girit dantelleri gün ışığına çıkarılsın diye yola çıkıldı.Yıllar sonra,mübadillerin yürekleri gibi sımsıkı kapalı tutulan sandıkları da açıldı.Anne,anneanne,babaanne yadigarı hasret kokan el işi ürünler gün ışığına çıktı.El değdikçe anılara dokunuldu.Acı tatlı tüm yaşanmışlıklar sanki ‘’Girit’ten Mudanya’ya uzanan hasretin kokusuydu’’Sandıktan çıkan bir danteli,bir kırlenti öpüp okşarken,hasreti hiç tükenmeyen yitirdikleri sevdiklerinin ellerinin kokusunu içlerine çeker gibiydiler.Ta ki hasretin kokusuna gözyaşları karışıncaya dek..
Bu gün elimizde sayıları çok az da olsa,o günlerin duygularını yansıtan örnekler var;duvarlara asabileceğimiz,müzelerimizde sergileyebileceğimiz onurlu ellerin ürettiği sanatsal yapıtlar var,şükürler olsun.Yüzyıllardır gözlerden dökülen nur,parmaklardan sızan emek,gönüllerden yansıyan duygular bu işlemelere can verdiyse ne mutlu Giritli kadına,Giritliyim diyen kadına…
Yok olmanın eşiğindeki çok değerli bir kültür ürününü yaşatarak gelecek kuşaklara aktaran başta Sevgi Tunca Akuş olmak üzere emeklerini esirgemeyen tüm kadınlarımıza Mudanya’mız ve Giritliler adına sonsuz teşekkürler ediyoruz.
LMV MUDANYA TEMSİLCİLİĞİ

Ma ida thelis na su ğo,oste va zis çe nase
Se hrisoprasina dendra,na thetis na kimase.

Sana ne dememi istersin,yaşayıp var olman için
Altın yeşili ağaçların altında,yatıp uyuman için

Kimler çevrimiçi

Bu forumu görüntüleyen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 2 misafir