Vasıf Çınar-Velid Ebuzziya Davası Safiye Kıranlar

Girit Konulu Dergiler
Kullanıcı avatarı
eyuphuseyin
Site Admin
Mesajlar: 6926
Kayıt: 05 Haz 2019, 22:41
Konum: İstanbul
Teşekkür etti: 1098 kez
Teşekkür edildi: 27 kez
İletişim:

Re: Vasıf Çınar-Velid Ebuzziya Davası Safiye Kıranlar

Mesaj gönderen eyuphuseyin » 28 Kas 2019, 09:18


davasıyla ilgili dosyanın Bursa’dan getirilmesinin yarattığı gecik-me nedeniyle işlemleri aksattı45. Dosyalar İstanbul’a geldiğindey-se Sami Günzberg’in avukatı müvekkilinin bu davadan çekildiği-ni açıklamıştı46.

Davanın üçüncü duruşmasında47 söz alan Vasıf Bey’in avukatı basın özgürlüğünün sınırları ve gazetelerin kamuoyu üzerindeki etkisi üzerinde yoğunlaştı. Basın kamuoyunun aydınlatılması ve yönlendirilmesi adına önemli bir silahtı ve basın kuruluşları ticari kuruluş olmalarına rağmen kamuoyundaki gücü bakımından ya-sama, yürütme ve yargıdan sonra etkili olan dördüncü kuvvetti. Dolayısıyla on binlerce kişiye bilgi veren gazetelerde geçen ifadele-rin kuvvet ve ehemmiyeti ortadaydı; bir vekil hakkında yazılanlar bu nedenle önemliydi. Makalelerde geçen kendisinin bizim kadar mahiyetini bilen İzmir muhiti, Maarif Vekâleti’ne musallat olmak, kendi keyfine göre idare etmek şeklinde sözler ağır ithamlardı. Mekteb-i Hukuk’tan mezuniyet konusu, İstiklal Mahkemesi’ndeki yargıla-mayla ilgili yorumlar da bu anlamda değerlendirilmeliydi. Kısa-cası Velid Bey Vasıf Beyin tahsilini, adli ve idari görevlerini, ilim ve ahlakını söz konusu ederek tenkit sınırlarını bir hayli aşmış ve kamuoyunda Vasıf Bey’in güven ve itibarını sarsmaya çalışmıştı48.

Üç duruşmada tarafları dinleyen mahkeme 15 Ekim 1924 günü, dördüncü duruşmada, davalılar hakkındaki kararını açıkladı ve mahkeme kararını neredeyse bütün gazeteler aynen yayınladı. Mahkemenin kararı uzun bir metindi ve mahkemede okunması 25




45 19 Ekim 1924’te yapılması planlanan duruşma tarihi bu nedenle ileri bir tarihe ertelenmiş (Cumhuriyet, 16 Teşrin-i evvel 1924, s. 4) ve yeni duruşma tarihi olarak 26 Ekim 1924 günü belirlenmişti (Cumhuriyet, 20 Teşrin-i evvel 1924, s. 4; Vatan, 20 Teşrin-i evvel 1924, s. 3; İkdam, 20 Teşrin-i evvel 1924, s. 1-2).

46 İleri, 27 Teşrin-i evvel 1924, s. 3. İlgili gazetenin belirtilen sayısında yer alan Sami Bey’in dilekçesinden anlaşıldığına göre, kendisi sadece kadh ü zemm davasıyla ilgili şikayetini geri çekmiştir.

47 Mahkemedeki üçüncü duruşmada Maarif Vekaleti’nin, 28 Eylül 1924 ta-rihli nüshasında yer alan “Profesör John Dewey diyor ki” başlıklı makaleden dolayı Tevhid-i Efkâr aleyhine açtığı davaya odaklanılmıştır (Cumhuriyet, 3 Teşrin-i sani 1924, s. 2).

48 Cumhuriyet, 3 Teşrin-i sani 1924, s. 2.


Sosyal ve Kültürel Araştırmalar Dergisi (SKAD) 83
Ma ida thelis na su ğo,oste va zis çe nase
Se hrisoprasina dendra,na thetis na kimase.

Sana ne dememi istersin,yaşayıp var olman için
Altın yeşili ağaçların altında,yatıp uyuman için

Kullanıcı avatarı
eyuphuseyin
Site Admin
Mesajlar: 6926
Kayıt: 05 Haz 2019, 22:41
Konum: İstanbul
Teşekkür etti: 1098 kez
Teşekkür edildi: 27 kez
İletişim:

Re: Vasıf Çınar-Velid Ebuzziya Davası Safiye Kıranlar

Mesaj gönderen eyuphuseyin » 28 Kas 2019, 09:19

dakika sürmüştü ve karar metni özetle şöyleydi: Vasıf Bey’in zeybek oyunu oynaması, Maarif Vekâleti’ne musallat olduğu, engizisyonkârî bir hareket ihtiyar ettiği yönündeki ifadeleri günümüze kınama olarak çevirebileceğimiz zemm suçunu içermiyordu. Yine aynı makale-lerde bizim kadar kendini ve mahiyetini bilen İzmir diye belirttiği söy-lemden de hakaret fiili, yani kadh, olarak değerlendirilmemiş ve beraat kararı alınmıştı.49

Velid Bey-Vasıf Bey Davası’nda Diğer Gazetelerin Tutumu ve Gazete Sayfalarına Yansıyanlar

Dönemin neredeyse bütün gazeteleri davayı takip etti ve mahke-me öncesindeyse hangi gazetenin hangi tarafı tutacağı daha doğ-rusu Ankara merkezli basının Vasıf Bey’i ve İstanbul basınınınsa Velid Bey’i destekleyeceği belliydi. Fakat İstanbul basını Ankara basınının aksine Velid Bey’e beklenen oranda destek vermedi. Üs-telik Velid Bey İstiklal Mahkemesi yargılamalarına sürekli vurgu yaptığı gibi bir kez Tanin yazarı Hüseyin Cahit Bey’in adını an-mıştı50. Tanin gazetesiyse davayla ilgili gelişmeleri vermekle ye-tindi ve bu konuyla ilgili sadece bir eleştirel yazı yayınladı. Bu da İsmail Müştak Bey’in öğretmenlerin siyasetle uğraşmamalarını konu edinen makalesiydi. İsmail Müştak Bey’e göre, Velid Bey’in eleştirileri şiddetli bir lisanla yazılmıştı; ama bir gazeteci olarak bunu yapmaya hakkı vardı. Vekilin de onu mahkemeye vermek hakkıydı. Yanlış olansa Ankara Muallimler Birliği’nin dava açı-lacağının ilan edildiği gün, Vasıf Bey’e destek veren bir açıklama yapıp Tevhid-i Efkâr gazetesi ve yazarını kınamasıydı. Gazeteci ile vekil arasındaki davaya muallimlerin dahil olması mesleği eğit-menlik olan öğretmenler adına büyük hataydı51.

İsmail Müştak Bey’in eleştirdiği, Ankara Muallimler Birliği bir toplantı sonrasında Vasıf Bey’e destek verdiğini açıkladı; Tevhid-i




49 Son Telgraf, 16 Teşrin-i sani 1924, s. 1; İleri, 17 Teşrin-i sani 1340, s. 1-2; Va-tan, 17 Teşrin-i sani 1924, s. 1, 3.

50 Ebuzziyazâde, “Vasıf Bey Maarif Vekili Olabilir mi?”, Tevhid-i Efkar, 26 Eylül 1924, s. 1.

51 İsmail Müştak, “Muallimlerimiz Siyasetle Uğraşmamalıdırlar”, Tanin, 1 Teşrin-i evvel 1924, s. 2.


84 Sosyal ve Kültürel Araştırmalar Dergisi (SKAD)
Ma ida thelis na su ğo,oste va zis çe nase
Se hrisoprasina dendra,na thetis na kimase.

Sana ne dememi istersin,yaşayıp var olman için
Altın yeşili ağaçların altında,yatıp uyuman için

Kullanıcı avatarı
eyuphuseyin
Site Admin
Mesajlar: 6926
Kayıt: 05 Haz 2019, 22:41
Konum: İstanbul
Teşekkür etti: 1098 kez
Teşekkür edildi: 27 kez
İletişim:

Re: Vasıf Çınar-Velid Ebuzziya Davası Safiye Kıranlar

Mesaj gönderen eyuphuseyin » 28 Kas 2019, 09:20


Efkâr ve Velid Bey’in neşriyatını kemâl-i nefret ve istikrâhla karşıla-dığını duyurdu. Ek olarak Velid Bey’i teceddüd düşmanı ilan etti52. Belirtildiği gibi bu açıklamanın Vasıf Bey’in dava açtığı güne denk gelmesi ilginçti ve bu durumu İsmail Bey’in makalesindeki şu cümle özetliyordu:

… bir gazetecinin medeniyet adımlarını çelmek isteyen teceddüd düşmanı olduğunu ilan etmek için o gazetecinin Maarif Vekili’ne çatmasını mı bekliyordunuz?53.

Öğretmenlerin desteği Ankara’yla sınırlı kalmadı; ülke genelinde-ki öğretmen örgütlenmelerinin neredeyse tamamı Vasıf Bey’e des-tek verdi54. Muallimler Birliğinin şubelerinden olan Kastamonu, Edirne ve Adapazarı örgütleri Tevhid-i Efkâr’ın mürteciâne neşriya-tını protesto eden telgraflar gönderdi. Hakimiyet-i Milliye gazetesi bu yöndeki bütün gelişmeleri sütunlarına taşıdı55. İstanbul’daki öğretmenlerin tavrı belirsizdi; İstanbul Muallimler Cemiyeti adlı bir kuruluşun üyeleri Vasıf Bey’e destek vermedikleri gibi tarafsız olduklarını açıklamışlardı. Bu açıklamaya Muallimler Birliği’nin




52 Ankara Muallimler Birliği 29 Eylül 1924 günü yaptığı toplantı sonrasında aldığı kararları açıklamıştı. Kararlar şöyleydi: 1. Heyet-i umumiyye Tevhid-i Efkâr gazetesinde Velid Bey’in Maarif Vekili Vasıf Bey aleyhindeki neşriya-tını kemâl-i nefret ve istikrahla karşılar. 2. Ankara muallimleri teceddüt ve harekâtının Türkiye muallimlerinin arzu ve hissiyatını tamamen uygun ha-reketleri ile kalplerinde temiz ve yüksek bir mevki tutan Maarif Vekili Vasıf Bey aleyhinde vakı neşriyatı yazan ve Türkiye’nin medeniyet adımlarını çel-mek isteyen teceddüt düşmanını şiddetle protesto eder. Onu ve temsil ettiği heyeti vicdan-ı umumî muvacehesinde tel’in eder. 3. Heyet-i umumiyye An-kara merkezi heyet idaresine bu babda lazım gelen neşriyatta bulunmak için selahiyetnâme verir (Tevhid-i Efkâr, 30 Eylül 1924, s. 1). Ankara Muallimler Birliği’ni destekleyen bir yazı için bkz. İleri, 7 Teşrin-i evvel 1924, s. 2.

53 İsmail Müştak, “Muallimlerimiz Siyasetle Uğraşmamalıdırlar”.

54 İstanbul Muallimler Cemiyeti’nin yöneticisi de olan birkaç öğretmen Tevhid-i Efkâr gazetesini ziyaret ettikten sonra cemiyet adına bir açıklama yapmış ve kendi nizamnamelerine uygun olarak yalnız öğretmenlik mes-leğiyle ilgileneceklerini Tevhid-i Efkâr ve Vasıf Bey meselesine hiçbir suretle müdahil olmayıp beyanatta bulunmayacaklarını açıkladılar (İleri, 4 Teşrin-i evvel 1924, s. 3). Bunun üzerine bir açıklama yapan Ankara Muallimler Bir-liği, İstanbul Muallimler Cemiyeti’nin kendileriyle bir alakasının olmadığını kamuoyuna duyurdu (Cumhuriyet, 10 Teşrin-i evvel 1924, s. 3).

55 Özellikle bkz. Hakimiyet-i Milliye, 7 Teşrin-i evvel 1924, s. 2.


Sosyal ve Kültürel Araştırmalar Dergisi (SKAD) 85
Ma ida thelis na su ğo,oste va zis çe nase
Se hrisoprasina dendra,na thetis na kimase.

Sana ne dememi istersin,yaşayıp var olman için
Altın yeşili ağaçların altında,yatıp uyuman için

Kullanıcı avatarı
eyuphuseyin
Site Admin
Mesajlar: 6926
Kayıt: 05 Haz 2019, 22:41
Konum: İstanbul
Teşekkür etti: 1098 kez
Teşekkür edildi: 27 kez
İletişim:

Re: Vasıf Çınar-Velid Ebuzziya Davası Safiye Kıranlar

Mesaj gönderen eyuphuseyin » 28 Kas 2019, 09:21

tepkisi Tevhid-i Efkâr gazetesine giden ve tarafsız olduklarını açık-layan bu öğretmenlerin kendi birliklerine üye olmadıklarını ka-muoyuna duyurmak olmuştu56.

Öğretmenlerin genel anlamda birlik vasıtasıyla verdiği destek Tevhid-i Efkâr’da kınandı ve gazete Ankara Muallimler Birliği’ne üye olmayan ve birliğin politikasını onaylamayan öğretmenlerin beyanatlarına yer verdiği gibi57 maarif teşkilatını eleştiren hemen her yazıyı yayınladı. Fakat Tevhid-i Efkâr’ın öğretmenler üzerinde baskı yapıldığı iddialarına rağmen, öğretmenlerin ve eğitim ve öğretimle ilgili kurumların Vasıf Bey’e verdiği açık desteği belirt-meden geçmemek lazımdır.

Velid Bey meslektaşları arasında itibarlı ve saygın bir gazeteci olarak tanınmıştı58. İstanbul gazetelerinin, bu saygın gazeteciye beklenen desteği vermemesinin nedeni, hem hükümetten çekinmeleri hem de Velid Bey’in, kendisinin sürekli inkâr etmesine rağmen, şahsi konulara girmesiydi. Daha çok merak uyandıransa Tevhid-i Ted-risat Kanunu kapsamında medreselerin kapatılması kararına tepki gösteren, maarif politikasını eleştiren muhafazakâr dergi ve gazete-lerin neden davayla ilgili yorum yapmaktan kaçındıklarıydı.

Hükümet yanlısı basının desteği daha netti ve Ankara merkezli gazetelerden Hakimiyet-i Milliye’de Vasıf Bey’i destekleyen yazı-lar yayınlandı. Aynı gazetenin yazarlarının, eleştirdikleri Velid Bey’in tarzına benzer şekilde makaleler kaleme aldıkları da gö-rüldü. Gerçi ilk makalelerde kişi adı verilmeden ve uygun bir li-sanla eleştiri yapıldı. Örneğin Ağaoğlu Ahmet Bey “Eski Zihni-yet” başlıklı yazısında Velid Bey’in adını anmadan, o ve onun gibi




56 Cumhuriyet, 10 Teşrin-i evvel 1924, s. 3. Sivaslı bazı öğretmenlerin istenen desteği vermediği Tevhid-i Efkâr tarafından şu şekilde duyurulmuştu: “Sivas 3 Teşrin-i evvel, Maarif müdürü (Tevhid-i Efkâr) gazetesinin Maarif Vekili Va-sıf Bey hakkındaki neşriyatını protesto ettirmek maksadıyla Sivas’ta bütün muallimleri ictimaa davet etmiştir. Muallimler, ortada protesto edilecek bir hal olmadığını arzu ettiği taktirde Vasıf Bey’in mahkemeye müracaat edebi-leceğini söylemişler ve dört muhalif reye karşı ekseriyetle protesto teklifini kabul etmemişlerdir” (Tevhid-i Efkar, 5 Teşrin-i evvel 1924, s. 2).

57 Tevhid-i Efkar, 3 Teşrin-i evvel 1924, s. 2.

58 Bolat, s. 167.


86 Sosyal ve Kültürel Araştırmalar Dergisi (SKAD)
Ma ida thelis na su ğo,oste va zis çe nase
Se hrisoprasina dendra,na thetis na kimase.

Sana ne dememi istersin,yaşayıp var olman için
Altın yeşili ağaçların altında,yatıp uyuman için

Kullanıcı avatarı
eyuphuseyin
Site Admin
Mesajlar: 6926
Kayıt: 05 Haz 2019, 22:41
Konum: İstanbul
Teşekkür etti: 1098 kez
Teşekkür edildi: 27 kez
İletişim:

Re: Vasıf Çınar-Velid Ebuzziya Davası Safiye Kıranlar

Mesaj gönderen eyuphuseyin » 28 Kas 2019, 09:22

düşünenleri, vekillerin zeybek oynaması meselesi üzerinden, eski zihniyete taraftar kişiler olarak tanımladı. Bu makalede iki vekilin zeybek oynamasının bu kadar üzerinde durulması konusundaki şu kısa söz dikkat çekmişti: İşte affolunmaz günah, vird-i zebân olan hata. Vekillerin icraatları yerine şahsiyetleri ve özel hayatları-nın ön plana çıkarılmasından rahatsız olan Ağaoğlu, demokratik-leşmeye başlayan kurumlar gibi insanların beyinlerinin de demok-ratikleşmesi gerekliliğini belirtmişti59.

Makalede geçen eski zihniyet sahiplerinden biri olarak kendisin-den bahsedildiğini anlayan Velid Bey’in Ağaoğlu’na cevabı gecik-medi ve asıl bundan sonra taraflar arasında karşılıklı atışma baş-ladı. Ağaoğlu Ahmet Bey’le birlikte Yunus Nadi de Velid Bey ve onun gibi düşünenler hakkında yazmaya başladı. Tevhid-i Efkâr’da isimsiz olarak yayınlanan “Şakşakçı Başımız Tekrar Sahne-i Te-maşaya Çıkıyor” adlı makalenin başlığından kimin tarafından kaleme alındığı anlaşılıyordu. Makalenin sonunda Velid Bey’in isminin bulunmama nedeni yukarıda açıklandığı gibi mahkeme kararı alındığı tarihten itibaren, vekil ve dava hakkında Tevhid-i Efkâr’da çıkan yazıların isimsiz olarak yayınlaması yönündeki uy-gulamaydı.

“Şakşakçı Başımız Tekrar Sahne-i Temaşaya Çıkıyor”da Ağaoğlu’nun kaleme aldığı “Eski Düzen” adlı makalesi üç sü-tun yazıyı Vasıf Bey’in zeybek oyununu medh ve senaya hasr etmek olarak anıldı. Ağaoğlu yanında Vasıf Bey’e destek verdiği düşü-nülen Celal Nuri Bey şakşakçıbaşı ve jurnalci olarak tanımlandı. Ağaoğlu’nun “Eski Düzen”de belirttiği söz gittikçe ayağa düşmekte-dir, alelumum hükümet mefhûmu terzîl olunmaktadır sözüne verilen cevap çok keskindi:

Acaba bundan gazeteciler mi mesul? Yoksa barlarda kadeh kıran, meydanlarda oynayan Vasıf Bey gibi vekiller mi?60

Şakşakçıbaşı olmak ve jurnal vermekle suçlananlar arasında yer alan Celal Nuri Bey’in herhangi yazılı veya sözlü bir açıklaması




59 Ağaoğlu Ahmet, “Eski Zihniyet”, Hakimiyet-i Milliye, 2 Teşrin-i evvel 1924, s. 1.

60 Tevhid-i Efkâr, 5 Teşrin-i evvel 1924, s. 1-2.


Sosyal ve Kültürel Araştırmalar Dergisi (SKAD) 87
Ma ida thelis na su ğo,oste va zis çe nase
Se hrisoprasina dendra,na thetis na kimase.

Sana ne dememi istersin,yaşayıp var olman için
Altın yeşili ağaçların altında,yatıp uyuman için

Kullanıcı avatarı
eyuphuseyin
Site Admin
Mesajlar: 6926
Kayıt: 05 Haz 2019, 22:41
Konum: İstanbul
Teşekkür etti: 1098 kez
Teşekkür edildi: 27 kez
İletişim:

Re: Vasıf Çınar-Velid Ebuzziya Davası Safiye Kıranlar

Mesaj gönderen eyuphuseyin » 28 Kas 2019, 09:23

olmadıysa da Ağaoğlu Ahmet Bey yazmaya devam etti. Bu sefer, tıpkı Velid Bey’in yazı tarzında bir makale kaleme aldı. Yazıda adeta bir psikolog/psikiyatrist edasıyla ruh sağlığı iyi olmayan Velid Bey’in kendi gözünden eksiklerini ve kişisel özelliklerini anlattı: Ahval-i ruhiyyesi’nin esiri olan Velid Bey tamamen dengesini yitirmişti ve biçare ve zavallı olan bu hastanın acilen tedavi edilmesi gerekiyordu. Ağaoğlu, Rıza Nur’un Velid Bey hakkındaki uzun müddet tedavi ve istirahat etmesi gerektiği yönündeki tavsiye-sinden hareketle, Amerikalı meşhur bir doktorun açıklamalarını kendine mesnet ederek, Velid Bey’in nevrasteni yani irade hastalı-ğından muzdarip olduğunu belirtti ve hastalığın belirtilerini onun üzerinden anlattı61.

Yunus Nadi de Vasıf Bey’i destekler nitelikte yazılar yazdı. Ona göre Velid Bey sadece Vasıf Bey’i hedef göstermiyordu; asıl hedef hükümet ve icraatlarıydı. Velid Bey’in yazılarını, 31 Mart Vakası öncesinde yazılarıyla dikkat çeken Derviş Vahdeti’ye benzetmek gibi bir abartı içine girerek, o devrin hükümetinin gösterdiği ac-ziyet benzeri bir duruma cumhuriyet hükümetinin düşmemesi temennisini belirtti. Doğrusu Yunus Nadi işin boyutunu farklı bir tarafa çekmekte ve hükümeti basına karşı daha etkin önlemler al-maya çağırmaktaydı. Ona göre Vasıf Bey üzerinden inkılaba karşı ciddi bir muhalefet vardı. Doğrusu yaratacağı etki bakımından bu makalenin Ağaoğlu ve hatta Velid Bey’in makalelerinden çok daha önemli olduğu ortadaydı62.

Yunus Nadi’nin hükümet aleyhtarı yazılar konusundaki düşün-cesi aşırıydı ve eleştiriye de açıktı. Ona cevap da İkdam yazarı Ahmet Cevdet’ten geldi. Ahmet Cevdet’e göre Velid Bey’in yo-rumları tenkit amaçlıydı ve zaten basının var oluş gereği de buy-du. Dolayısıyla Vasıf Bey’e yönelik yazılar onun kişiliğine hakaret olarak değil matbuat özgürlüğü çerçevesinde ele alınmalıydı63. Fakat Yunus Nadi ısrar ediyordu ve yapılanı matbuat hürriyeti



61 Ağaoğlu Ahmet,“Velid Bey Nedir”, Hakimiyet-i Milliye, 10 Teşrin-i evvel
1924, s. 1.

62 Yunus Nadi, “Anarşiye mi Gideceğiz”, Cumhuriyet, 9 Teşrin-i evvel 1924, s. 1.

63 Ahmet Cevdet, “Yunus Nadi Bey’e”, İkdam, 10 Teşrin-i evvel 1924, s. 1.


88 Sosyal ve Kültürel Araştırmalar Dergisi (SKAD)
Ma ida thelis na su ğo,oste va zis çe nase
Se hrisoprasina dendra,na thetis na kimase.

Sana ne dememi istersin,yaşayıp var olman için
Altın yeşili ağaçların altında,yatıp uyuman için

Kullanıcı avatarı
eyuphuseyin
Site Admin
Mesajlar: 6926
Kayıt: 05 Haz 2019, 22:41
Konum: İstanbul
Teşekkür etti: 1098 kez
Teşekkür edildi: 27 kez
İletişim:

Re: Vasıf Çınar-Velid Ebuzziya Davası Safiye Kıranlar

Mesaj gönderen eyuphuseyin » 28 Kas 2019, 09:24

olarak almıyordu; ona göre niyet çok farklıydı ve bu memlekette matbuatın taarruz ettiği şeref ve haysiyetler gazete yaygaraları içinde cezasız mı kalacaktı64.

Bu arada hükümet kanadından konuyla ilgili herhangi bir açıkla-ma yapılmasını beklememek gerekir. Fakat kabine üyesi bir vekile destek verildiği yönünde küçük bir emarenin dahi gösterilmeme-si şaşırtıcıdır ve hükümetin Vasıf Bey’i yalnız bıraktığı söylenebi-lir. Resmi kayıtlardan davanın seyri hakkında hükümetin tavrının ne olduğunu takip etmek de imkânsızdır. Konuyla ilgili neredey-se hiç kayıt yoktur. Üstelik hükümetin Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Paşa tarafından dikkatinin çekildiği görülmektedir. Onun İsmet Paşa’ya hitaben yazdığı Tevhid-i Efkâr’ın Vasıf Bey’e hücumu bî-edebâne bir şekil almaktadır. Ne düşünülmektedir65 sözlerine başve-kilin verdiği cevap merak konusudur.

Sonuç

Cumhuriyetin ilanı, hilafet makamının durumu gibi hayati konu-lardaki muhalefet ve sonrasında yaşanan yargılama süreci hem hükümet hem de basını bir hayli yıpratmıştı. Velid Bey’in de yar-gılandığı İstiklal Mahkemesi sonrasında Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Paşa’nın basınla bir nevi barışma amaçlı toplantısının ya-rattığı olumlu hava daha sürerken Vasıf Bey’in Velid Bey aleyhine açtığı dava dikkatleri tekrar basının üzerine çekmişti.

Velid Bey’in ciddi eleştiriler yaptığı makaleleri gündemi bir süre de olsa meşgul etti. İstanbul basınının önde gelen kalemleri ko-nuya müdahil olmaktan kaçındılar. Bunun nedeni de hükümetle yeni düzelen ilişkileri germemek olduğu kadar Velid Bey’in yazı-larındaki üsluptu. İstanbul basını dava konulu haberleri yorum yapmadan ama küçük bir ayrıntıyı dahi kaçırmadan verdi. Fakat aynı gazetelerin Velid Bey’in bam teline basan ifadelerin yer al-dığı Akşam gazetesindeki “Halka Verir Talkını…” başlıklı yazı-dan bahsetmemesi ilginçti. Nedense hiç kimse hatta Velid Bey bu




64 Yunus Nadi, “Ahmet Cevdet Bey’e”, Cumhuriyet, 11 Teşrin-i evvel 1924, s. 2.

65 BCA, 030.10, 1.1.5. Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Paşa’nın İsmet Paşa’ya hitaben yazdığı Eylül 1924 tarihli yazı. Belgede verilen tarihte gün hanesi boş bırakılmıştır.


Sosyal ve Kültürel Araştırmalar Dergisi (SKAD) 89
Ma ida thelis na su ğo,oste va zis çe nase
Se hrisoprasina dendra,na thetis na kimase.

Sana ne dememi istersin,yaşayıp var olman için
Altın yeşili ağaçların altında,yatıp uyuman için

Kullanıcı avatarı
eyuphuseyin
Site Admin
Mesajlar: 6926
Kayıt: 05 Haz 2019, 22:41
Konum: İstanbul
Teşekkür etti: 1098 kez
Teşekkür edildi: 27 kez
İletişim:

Re: Vasıf Çınar-Velid Ebuzziya Davası Safiye Kıranlar

Mesaj gönderen eyuphuseyin » 28 Kas 2019, 09:25

makaleye açık açık değinmedi. Makalenin varlığı mahkemedeki duruşmalarda söz konusu edildi ve Velid Bey de bu yazıya it-hafen bazı ifadelerini kullandığını kabul etti. Kısacası Velid Bey, muhafazakârlığının ciddiyetle eleştirildiği bu yazı üzerine, dava-ya konu olan makalelerini yazmaya başlamış ve kendince hatala-rını bulduğu Vasıf Bey üzerinden tüm batıcılara yüklenmişti.

Velid Bey’in Vasıf Bey aleyhine yazdığı yazılarda onun, çağdaşları tarafından tanımlanan, muhafazakâr, hırçın, öfkeli ve kindar kişi-lik özelliklerini görmek mümkündür. Bu olumsuz özelliklerini ka-leminin gücüyle örttüğünü söylemek yanlış olmayacaktır. Kendisi saygın bir gazetecidir ve bir vekile nasıl yüklenilebileceğini çok iyi bilmektedir. Vasıf Bey’in gençliğinden kaynaklanan, Velid Bey’in gözünden, hatalarını ortaya koymak ve onlar üzerinden gitmek dışarıdan bakıldığında hoş görülmese de, muhalif bir kişinin hem de bir gazetecinin bu hataları affetmeyeceği ortadadır. Saltanatın ve hilafetin kaldırıldığı yeni bir idarenin kurulduğu, garplılaşmak adına yeni bir hayat anlayışının benimsendiği ortamda, vekillerin en küçük bir açığının kaçırılmayacağı ve muhalefet unsuru ola-rak kullanılacağı açıktır. Velid Bey de Vasıf Bey’in, kendince eksik taraflarını yakalayıp, Yunus Nadi’nin belirttiği gibi Maarif Vekili üzerinden hükümeti eleştirmenin yolunu bulmuştur.

Dava sürecini konu olan yazılara bakarak, Takrir-i Sükun Kanunu öncesi muhalif basın hakkında değerlendirme yapmak mümkün-dür. Yine dava süreci özelinde, 1924 yılı için yapılacak bir değer-lendirmede, basının gücü, kamuoyunun önemi ve kişilik haklarına saygı gibi konularda ciddi bir farkındalık oluştuğu ve belirtilen ko-nulara önem verildiği görülecektir. Basının dördüncü kuvvet ol-duğu bilinciyle pek çok gazetede basının var oluş gereğinin eleştiri ve tenkit olduğuna vurgu yapılmıştır. Fakat demokratik anlamda olgunlaşmış bir toplum için belirtilenler bulunmaz bir nimet olsa da hemen her alanda köklü değişikliklerin yapıldığı bir ortamda handikaptı. Takrir-i Sükun Kanunu sonrası pek çok gazetenin ka-patılması noktasında bu durumun göz ardı edilmemesi gerekir.









90 Sosyal ve Kültürel Araştırmalar Dergisi (SKAD)
Ma ida thelis na su ğo,oste va zis çe nase
Se hrisoprasina dendra,na thetis na kimase.

Sana ne dememi istersin,yaşayıp var olman için
Altın yeşili ağaçların altında,yatıp uyuman için

Kullanıcı avatarı
eyuphuseyin
Site Admin
Mesajlar: 6926
Kayıt: 05 Haz 2019, 22:41
Konum: İstanbul
Teşekkür etti: 1098 kez
Teşekkür edildi: 27 kez
İletişim:

Re: Vasıf Çınar-Velid Ebuzziya Davası Safiye Kıranlar

Mesaj gönderen eyuphuseyin » 28 Kas 2019, 09:25

Vasıf Çınar-Velid Ebuzziya Davası

Kaynaklar

Süreli Yayınlar

Akşam

Cumhuriyet

Çağdaş Türkiye Tarihi Araştırmaları Dergisi

Düstur

Hakimiyet-i Milliye

İkdam

İleri

İlm-i Hukuk ve Mukayese-i Kavanin Mecmuası

Son Telgraf

Tevhid-i Efkâr

Vatan

Kitaplar Makaleler

Ahmet Cevdet (Oran). “Yunus Nadi Bey’e”, İkdam, 10 Teşrin-i ev-vel 1924, s. 1.

Ağaoğlu Ahmet. “Bezirgânlık”, Hakimiyet-i Milliye, 7 Teşrin-i ev-vel 1924, s. 1.

------. “Eski Zihniyet”, Hakimiyet-i Milliye, 2 Teşrin-i evvel 1924, s. 1.

------. “Velid Bey Nedir”, Hakimiyet-i Milliye, 10 Teşrin-i evvel 1924, s. 1.

Akyüz, Yahya. Türk Eğitim Tarihi M.Ö. 1000-M.S. 2015, 27. Baskı, Pegem Akademi, Ankara, 2015.

Alpkaya, Faruk. Türkiye Cumhuriyeti’nin Kuruluşu, İletişim Yayın-ları, İstanbul, 1998.

Aybars, Ergün. İstiklal Mahkemeleri, Ayraç Kitap+Evi, Ankara, 2009.

Baran, Tülay Alim. Vasıf Çınar ve İzmir’e Doğru Gazetesi Yazıları, Arma Yayınları, İstanbul, 2001, s. 11-13

Bali, Rıfat N. Sarayın ve Cumhuriyetin Dişçibaşısı: Sami Günzberg, Kitabevi, İstanbul, 2007

Başar, Erdoğan. Milli Eğitim Bakanları’nın Faaliyetleri 1920-1960, Milli Eğitim Bakanlığı, Ankara, 2004.


Sosyal ve Kültürel Araştırmalar Dergisi (SKAD) 91
Ma ida thelis na su ğo,oste va zis çe nase
Se hrisoprasina dendra,na thetis na kimase.

Sana ne dememi istersin,yaşayıp var olman için
Altın yeşili ağaçların altında,yatıp uyuman için

Kullanıcı avatarı
eyuphuseyin
Site Admin
Mesajlar: 6926
Kayıt: 05 Haz 2019, 22:41
Konum: İstanbul
Teşekkür etti: 1098 kez
Teşekkür edildi: 27 kez
İletişim:

Re: Vasıf Çınar-Velid Ebuzziya Davası Safiye Kıranlar

Mesaj gönderen eyuphuseyin » 28 Kas 2019, 09:26

Bolat, Bengül. “Milli Mücadele Taraftarlığından Cumhuriyet Kar-şıtlığına Velid Ebuzziya”, Çağdaş Türkiye Tarihi Araştırma-ları Dergisi, XIV/28 (2014-Bahar), ss. 149-174.

Ebuzziyazâde (Velid Ebuzziya). “Acemi Avukatlar”, Tevhid-i Efkâr, 21 Eylül 1924, s. 1.

------. “Vasıf Bey’e Cevap”, Tevhid-i Efkâr, 25 Eylül 1924, s. 1.

------. “Vasıf Bey’in Davası”, Tevhid-i Efkâr, 30 Eylül 1924, s. 1.

------. “Vasıf Bey Maarif Vekili Olabilir mi?”, Tevhid-i Efkâr, 26 Ey-lül 1924, s. 1.

İsmail Müştak (Mayakon), “Muallimlerimiz Siyasetle Uğraşma-malıdırlar”, Tanin, 1 Teşrin-i evvel 1924, s. 2.

İstanbul İstiklal Mahkemesi (Kararlar ve Mahkeme Zabıtları), c. 2, yay. haz. Mehmet Şahin vd. Ankara, TBMM Kütüphane ve Arşiv Hizmetleri Başkanlığı Yayınları, 2015.

Öksüz, Mert. “Cumhuriyet’in İlk Yıllarında Siyaset, Toplum ve Mizah İlişkileri”, Uluslararası Edebiyat ve Toplum Sempozyumu 28-30 Nisan 2016, Bildiriler Kitabı 1. Cilt, Bartın 2016, Baskı Hermes Ofset Ankara.

Necmettin Sadık (Sadak), “Halka Verir Talkını …”, Akşam, 21 Ey-lül 1924, s. 1.

Şimşir, Bilâl N. Bizim Diplomatlar, Bilgi Yayınevi, Ankara, 1996.

Yako Sami, “Sebb ü Şetm ve Kadh ü Zemm”, İlm-i Hukuk ve Mukayese-i Kavanin Mecmuası, nr. 21-22 (1327), ss. 678-679.

Yalman, Ahmet Emin. Yakın Tarihte Gördüklerim ve Geçirdiklerim, c.
III (1922-1944), Rey Yayınları, İstanbul, 1970.

Yunus Nadi (Abalıoğlu). “Ahmet Cevdet Bey’e”, Cumhuriyet, 11 Teşrin-i evvel 1924, s. 2.

-----. “Anarşiye mi Gideceğiz”, Cumhuriyet, 9 Teşrin-i evvel 1924, s. 1.

92 Sosyal ve Kültürel Araştırmalar Dergisi (SKAD)
Ma ida thelis na su ğo,oste va zis çe nase
Se hrisoprasina dendra,na thetis na kimase.

Sana ne dememi istersin,yaşayıp var olman için
Altın yeşili ağaçların altında,yatıp uyuman için

Cevapla

Kimler çevrimiçi

Bu forumu görüntüleyen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 10 misafir